Korkusuz yazarı Ahmet Takan, “Hatta eğer görüşülecekse bile Osman Kavala’nın serbest bırakılması şartı gelmiştir. Yani, Kavala bu ay sonuna doğru serbest bırakılırsa şaşırmayalım!” dedi.
Şimdi, bu olayda kriz bitmedi aslında. Sadece şekil değiştiriyor. Çünkü anlaşma yok. Saray tarafının geri adımı var. 10 büyükelçinin –bizdekilerin geri adım saydığı açıklamaları ve ABD Dışişlerinin açıklaması, hepsi birden ABD’nin Kavala ve benzeri olaylarla ilgili (tutuklu gazeteci, ifade özgürlüğü, basın özgürlüğü, insan hakları vs.) uyarı ve açıklamalarımıza devam edeceğiz diyor. Yani karşıda bırakın geri adımı daha fazla ısrar var. Bunu da çok net söylüyorlar.
Bu krizin ortaya çıkma ve soğuma şekli Erdoğan’ın otoriter tek adam olduğunu da net olarak gösterdi. Bunu hem diğer ülkelerin yetkilileri ve medyası söyledi hem de iç politikada net görüldü. “Reis” talimat verdi ‘derhal yapın’ dedi saray diplomatları ve SETA’cılar “Tarzan zorda”yı kurtaracak ve içeriyi de güzelce avutacak formülü buldu. Yani, “Reis” tek başına karar almış, kimseye danışmamış kurumsal karar süreci yok edilmiş. Bunları bir kez daha gördük… Dolayısıyla el alemin “Tayyip ülkesi”, “Otokratik lider” demeleri de boşuna değil.
Şimdi, bu ay sonunda G20 liderler zirvesinde beklenen BidenErdoğan görüşmesi de iyice zora girdi. Hatta eğer görüşülecekse bile Osman Kavala’nın serbest bırakılması şartı gelmiştir. Yani, Kavala bu ay sonuna doğru serbest bırakılırsa şaşırmayalım !..