Kaftancıoğlu il başkanlarına teşekkür ederek sözü Ankara İl Başkanı Rıfkı Güvener’e bıraktı. Güvener’de özetle şunları söyledi: “81 İlde sayın İmamoğlu’nun İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olarak seçildiğini duyurmak için buradayız. Ne yaparlarsa yapsınlar sayın İmamoğlu seçimi kazanmıştır. Hem sandıkta hem seçmenin gönlünde kazanmıştır. İktidar böyle istiyor diye seçmen iradesine gölge düşürülemez.”
Ardından İmamoğlu kürsüye geldi ve şunları kaydetti;
“Günün sonunda YSK’nın süreçle ilgili en doğru kararı vereceğine inanıyoruz. Bir an önce sürecin toparlanması ve netlik kazanması adına sağlıklı adımlar atılması gerekiyor. Başka araçlara girenleri de görüyoruz. Kaybederek gitmenin demokrasinin doğallığı içinde olduğunu kabul etmenin en doğrusu olduğunu söylüyorum. Sayma çeşitleri değişiyor. Ne olursa olsun bu süreç bitsin artık bir şehir yoruldu. YSK il başkanımızın yaptığı başvuru ile bizi yetkilendirecektir diye düşünüyorum. Bir an önce İstanbul’daki sürecin bize devredilip yaşanan sorunların bize devredilmesini istiyoruz. Bu şehrin çocuklarını bu şehrin eşit çocukları haline gelmesi için çalışmalara başlamayı istiyoruz. 350 bin genci hayata tutunmaya çalışıyoruz. Bu şehrin mazlumlarına ne yapabiliriz onu hep birlikte çözüme kazandırmalıyız. Görevi devretmeye hazırlanan yönetim ile ilgili bir sürü ihbarlar alıyoruz. İBB çalışanları bizimle birlikte heyecanla çalışacaktır. İstanbul’a olan hizmet tutkumuzla acele ettiğimizi belirtmek istiyoruz. Partizanlık dönemi bitmiştir. 80 ilin başkanı huzurunda söylüyorum. Partililerimizin de böyle bir anlayışı alkışladığı dönem başlayacaktır. Bu şehirde insanlar daha çok mutlu olacak. Bir arkadaşım bana mesaj attı metrobüste insanlar birbirine yer vermeye başladı diyorlar. 16 milyon insana hizmet edeceğiz. Rakibimizin adına bu süreci yönetenlerin çırpınışlarını anlıyorum. Ülkemize de şehrimize de zarar veriyorlar. Bu şehri dünyanın her yerinden izliyorlar. Yarın birbirinizi teselli edersiniz ama bedeli ağır olur. Kişiler gelir geçer kurumlar kalır. Ak Partili hemşehrilerime sesleniyorum, o dostlarıma sarılmak istiyorum. Onları tüm değerleri ile kucaklayacağımı buradan belirtmek istiyorum. Bir an önce normalleşen hizmet ettiğimiz sokaklarından bu şehrin ilçelerine değer vererek insana saygı prensibiyle yeni dönemi başlatmak istiyoruz.”
İmamoğlu’na İstanbul’da seçimlerin iptali için yapılan başvurunun sorulması üzerine İmamoğlu şöyle konuştu;
“Biz şüphe duyduğumuz konuları aktarmıştık. Tek yaptığımız şey maksimum duyarlı bir seçim yapmak. Niçin suçluyu ararken aynaya bakmamışlar anlamış değilim. Biz burada sıfır tereddütle verdiğimiz mücadeleyi ben biliyorum, Allah Allah böyle de bir şey olur mu diyorum. Vatandaşımız gelmiştir oyunu atmıştır, tutanağa geçirilmiştir. Tutanağı tutan onlar kaybettik diye didik didik eden onlar. Vatana millete hesap veremezler. 35 acemi kendi koltuğunu kaybetmek korkusunda olanlara tecrübeli olanların uyarıda bulunmasını tavsiye ederim. 145 yıldır bu demokrasi için mücadele ediyoruz ama çok büyük hataları bu millet kaldırmaz. Bu seçimin sonucu belli, sokak da kabul etmiş durumda. Çok çalış 5 yıl sonra da sen kazan ya. Mızıkçı hakem gibi bana ne bana ne der durur. VAR sistemi kabul etti, hakem golü küybetti her iki takımın taraftarı da alkışlıyor. Ortada bir iki kişi olmaz olmaz diye mızıklıyor.”
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin seçim sözleri üzerine İmamoğlu, ‘O zaman iki ayda bir seçim yapalım. Ne olacak Allah aşkına yazık günah. Demokrasinin gereği seçimi kaybeden gelip kazananın elini sıkması gerek, onu yerine getirsinler” dedi.
AKP sözcüsünün açıklamaları üzerine;
“Sayın Yavuz’un sözlerinin hiçbir değeri yok. Ben medyayı tehdit etmedim, bunların hiçbiri benim ruhumda yok. Ben bazı kurumlara ne kadar itibarlı olduklarını hatırlattım. Şu anda da medya kurumlarının sahibi odlmakla bize karşı sorumlu olduklarını hatırlattım. Üzülüyorum dedim size. Onlar bunu nasıl algıladılar bilemem. Biz sadece sayıyla bu seçimi kazanmadık, gönülleri de kazandık.”
“Olmaz olmaz, öyle bir şey olmaz, biz YSK’nın bir an önce en doğru kararı vermesini bekliyoruz. Biz herkesi kucaklamak için geliyoruz. Sayın Cumhurbaşkanı ile anlaşabilir misin? nedin anlaşamayayım. Ben bir dahaki seçimde oyunu alacağım onun. Sağduyulu aklıselim bir karara ve onu vereceğine inanıyoruz. Heyecandan yerimde duramıyorum. İki üç gün sonra inşallah Saraçhane’de buluşuruz. Benim terimle uğraşıyorlar. Ben her zaman terlerim, alın teri döküyorum. Yeter, bu memleket artık ofsayttan gol yemesin. Normalleşelim artık. normalleşelim artık. Hepinize teşekkür ederim.”