Göçmenler üzerinden ırkçı bir nefret dili oluşturulduğunu, can havliyle bu ülkeye sığınmış mazlum insanların “göçmen” diye aşağılandığını belirten Metiner, “Ülkede bu insanlara karşı nefret oluşturmak için dilinizi zehir gibi kullandınız.
Niçin? Erdoğan’ı siyaseten köşe sıkıştırmak için. Erdoğan’ı itibarsızlaştırmak için. Erdoğan düşmanlığı gözünüzü öylesine kör, kalplerinizi öylesine katı, vicdanlarınızı öylesine kara etmiş ki ülkenin bir iç çatışmanın eşiğine getirilmek istenmesi hoşunuza gidiyor.
İşte insanlarımız sokaklarda birbirlerine girmeye başladılar” diye yazdı.
Metiner özetle yazısına şöyle devam etti:
"Yazıktır, günahtır. Siyaset uğruna değer mi bu kadar insanlıktan uzaklaşmaya?
Doğrudur, bir göçmen sorunumuz var. Göçten kaynaklı çok ciddi sıkıntılarımız var.
Mesele sadece ekonomiyle ilgili değil; uyumdan kaynaklanan sorunlarımız da var.
Ne biz istedik böyle olmasını ne de bize sığınan o mazlum insanlar istediler…
İki tür provokasyonla karşı karşıya ülkemiz. Birincisi, göçmen kılıklı provokasyon.
İkincisi, göçmenlere yönelik provokasyon. Malum ülkelerin istihbarat örgütleri, içerdeki yeminli Erdoğan düşmanlarıyla kol kola. Bir yandan göçmen kılıklı provokatörlerin, bir yandan göçmenlere yönelik provokatörlerin söylemleri birbirini besleyerek zararlı bir iklimin oluşmasını sağlıyorlar.
Bilesiniz ki karşıt gibi görünen söylemlerin merkezi bir. Hepsi aynı merkezin elemanları. Ülkenizin mahvına sebep olacak bir fitne senaryosunda bilerek figüranlık yapıyorsanız bu millet ihanetinizi asla affetmeyecektir. Türkiye’nin göç sorunu var.
Göçten kaynaklı sorunları da var. Göçmenler üzerinden ülkemizi derin bir çatışma sarmalının içine itmek isteyenlerin oyun planları da ortada.
Hükûmet ve siyasi partiler bu ülkenin hayrına şeyler yapmak için bir araya gelmeli.
Birlikte çözüm üretmelisiniz. Sorunun kaynağına dönüşen siyasetler ülkeye kaybettirir. Hükûmet de muhalefet partileri de bu göç olgusunu çok yönlü analiz ederek ortak bir çözümün bulunması konusunda akıllarını ortaklaştırma yoluna gitmelidirler.
Ortak bir masada buluşamıyorsanız ve ülke çıkarı söz konusu olduğunda siyasi hırslarınızı bir kenara itemiyorsanız lütfen karşımıza geçip milliyetçilikten ve yurtseverlikten bahsetmeyiniz.”