Auto-Created-3
06 Mayıs 2019 ( 11061 izlenme )
Reklamlar

Özal’ın Deniz’ler için yazdığı mektup

Turgut Özal, Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idamından önce yazdığı mektupta idam için çağrıda bulunmuş.

Can Dündar  Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idam edilişini kaleme aldı. Dündar yazısında idama 4 hafta kala Turgut Özal’ın yazmış olduğu mektuba yer verdi. Özal mektubunda Deniz ve arkadaşları ile ilgili olarak şu ifadelere yer vermişti: “Sözde bir acıma duygusu ile karıştırılan, aslında maksatlı birtakım oyunlara alet olarak Türkiye’yi yıkmak isteyenlere bir şans daha mı vereceğiz?”

ABD’DEN GELEN MEKTUP
Halit Çelenk’in kızı sevgili Serpil Çelenk Güvenç de 40. yıl için benim gibi heyecanla arşive girdi. O dönem dünya ve Türk basınında çıkan yazıları derleyen çok önemli bir kitap çıkardı. (“Darağacına Mektuplar”, İmge, 2012)

Aylar önce önsöz yazmam için kitabın taslağını getirdiklerinde bir sayfaya geldim, çakıldım.

7 Nisan 1972 günü, yani idamlara 4 hafta kala, Tercüman gazetesinin 2. sayfasında Ahmet Kabaklı’nın köşesinde bir mektup yayımlanmıştı.
Mektubu Amerika’dan yollayan, Turgut Özal’dı.

DPT müsteşarlığından ayrılmış Dünya Bankası’nda danışmanlığa gitmişti.
Mektubunda o günlerde Washington Post’ta Boğaz Köprüsü’nü öven bir makalenin yayımlandığından söz ediyor ve köprünün Türkiye’deki solcular tarafından nasıl “tenkitlere maruz kaldığını” hatırlatıyordu.

İşte o mektup…

‘KOMÜNİST OLMAYACAK!’
Mektubun devamını aynen alıntılayacağım:

“Muhterem Ahmet beyefendi, Teknik Üniversite duvarlarına, bir tarafa köprü karikatürü, diğer tarafa da 6. Filo’yu koyarak ‘Köprü ve bekçisi’ diyen komünistlerin, aslında neyin peşinde oldukları bugün daha iyi anlaşılmıyor mu? Bir senelik bir Örfi İdare, bütün melanet ve hıyanetlerini meydana çıkardığı gibi, Türkiye’nin kalkınması için sarf edilen insanüstü gayretlere yapılan insafsız hücumların kasti hüviyetlerini de ortaya çıkarmıştır. Zaman, muhakkak durumu daha iyi gösterecektir.

Fakat bir endişem var: Tarihten, tecrübeden ders alacak mıyız, yoksa sözde bir acıma duygusu ile karıştırılan, aslında maksatlı birtakım oyunlara alet olarak Türkiye’yi yıkmak isteyenlere bir şans daha mı vereceğiz? Türkiye hiçbir zaman komünist olmayacaktır, ama kalkınma yolunda kaybettiğimiz zamanları geri getirmenin mümkün olmamasından korkuyorum.”

BOYUNDA BİR UR
Türkiye Turgut Özal’ın tavsiyesine uydu, “bir şans daha vermedi”, “acımadı”, astı evlatlarını…

O günden beri boynunda kanlı bir urla yaşıyor. Bunun utancını da o dönem elleri “Evet” diye kalkan, nice sonra demokrasi havariliğine soyunan isimler taşıyor.

Önerilen Videolar

Reklamlar

Bunlar da İlginizi Çekebilir

ABD Türkiye İlişkisinde sorun Kapıda Perihan Kövenç hayata gözlerini yumdu Fatih Altaylı: Sanki bunlardan medet uman birileri var Habertürk'ten Saray'ın İletişim Başkanı Fahrettin Altun'a sert yanıt