Sözcü gazetesi yazarı Saygı Öztürk, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun 4 yıl 1 ay hapis cezasıyla yargılandığı davaya ilişkin çarpıcı bir yazı kaleme aldı. ‘İmamoğlu’nun o sözünü savcılığa ben bildirdim’ başlıklı yazısında Ekrem İmamoğlu hakkındaki ihbarı eski YSK başkanı Sadi Güven’e soran Öztürk, “Başkan olarak da ben ilettim. Gerisini takdir edecek yargıdır. O bizim işimiz değil. Sadece o sözler üzerine, Kurula karşı yapıldığını düşünerek böyle bir ihbarda bulunduk. Bizimki sadece kamu kurumunda çalışan Hakim ve Savcılara yapılan sözlü bir hakaret nedeniyle bir ihbardı hepsi bu. Nedir, ne değildir, suç oluşturur mu oluşturmaz mı, oluşturursa ne olur? O yargının konusu. Bizim ifademizin alınmasına gerek yok” yanıtını aldığını dile getirdi.
Güven'in açıklamasının devamında “Hamdolsun ben kul hakkına inanan birisiyim. Seçimde normal maddi kul hakkının çok ötesinde insanların kendi geleceklerini belirledikleri bir şey olduğu için daha titiz davrandık. Biz Kurul olarak çalışıyoruz. Bu açıklamanın Kurula karşı yapıldığı düşünülerek konu gündeme geldi, kurul başkanı olarak benim savcılığa bilgi vermem konusu da gündeme geldi ve o şekilde karar alındı" dedi.
MÜHÜRSÜZ OYLARI KABUL ETMİŞTİ
Sadi Güven'in sözleri akıllara, 2019 İstanbul seçimindeki aynı zarftaki 4 oydan 1’ini iptal edilmesini ve 2017 referandum da mühürsüz oyları geçerli sayılmasını getirdi.
2017 yılında Anayasa değişikliği ile ilgili yapılan referandum da Sadi Güven başkanlığındaki Yüksek Seçim Kurulu (YSK) mühürsüz oyları geçerli saymıştı.
YSK'nın internet sitesinde mühürsüz oylarla ilgili "Bazı sandık kurullarının seçmene oy pusulası ve zarflarını sandık kurulu mührüyle mühürlemeden verdikleri yolundaki yoğun şikayetler üzerine bugün toplanan Yüksek Seçim Kurulu, sandık kurulu mührü taşımayan oy pusulası ve zarfların dışarıdan getirilerek kullanıldığı kanıtlanmadıkça geçerli sayılmasına karar vermiştir" açıklama yapılmıştı..
Güven ise yaptığı açıklamada, "Oylamanın başlamasından sonra bir kısım YSK kurullarında tercih mührü yerine 'Evet' mührü dağıtıldı ve oy kullandırıldı. Bazı sandıklarda oy pusulasının arka yüzü yerine ön yüzüne, bazılarında arka yüzüne basması üzerine önünde çıkması nedeniyle, kanunda yer alan mühürlerden biri yerine diğerinin kullanılmış olması seçmenin iradesini etkileyecek nitelikte görmeyerek geçerli saymıştır" demişti