Korkusuz gazetesi yazarı Can Ataklı, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla gerçekleşen "Anadolu Yayıncılar Derneği" ödüllerini köşesine taşıdı.
Ataklı, yazısında "Saray medyası deşifre olanları nasıl da hemen satıyor değil mi?" dedi.
Ataklı'nın yazısından ilgili bölüm şöyle oldu:
Anadolu Yayıncılar Derneği diye bir dernek varmış.
6 yıldır medya ödülleri verirmiş.
Önceki akşam 6’ıncı medya ödülleri dağıtılmış.
Derneği hiç bilmiyorum.
Ödüller nasıl veriliyor onu da bilmiyorum.
Derneğin başkanı Sinan Burhan, onu da hiç bilmiyorum.
Bu durumda nereden öğrenilir bu tür bilgiler?
İlgili kuruluşun internet sitesinden değil mi?
Ben de öyle yaptım.
Ama orada da yok.
Örneğin derneğin “hakkımızda” yazan bölümü boş.
Medya ödülleri ile ilgili sadece ödül töreni haberi var, bu ödülün nasıl verildiği bilgisi yok.
Kimler hangi kriterlere göre kimler tarafından seçilmiş, bunları bilmiyoruz.
Ama AKP Genel Başkanı belli ki çok ciddiye almış ki tören onun himayesinde yapılmış, orada bir konuşma yapmış, ödülleri bizzat veren Erdoğan yaptığı konuşmada “Özgür, sorumlu ve milli basın milletimizin aydınlık yarınlarına ulaşma mücadelesinin en önemli destekçilerinden biridir. Ülkemizin dört bir yanında adeta dişini tırnağına takarak çeşitli mecralarda görevlerini yürüten medya mensuplarımıza teşekkür ediyorum” demiş.
Bu derneğin verdiği ödüllerin de tamamı saray medyasına gitmiş.
Toplam 29 kişiye verilmiş ödüller.
Abdülkadir Selvi ile Hilal Kaplan ödül almışlar örneğin.
Sarayın propaganda işlerini yürüten Fahrettin Altun da “İletişim Alanındaki Çalışmaları İle Yeni Bir Vizyon Geliştirmesi” nedeniyle ödüle layık görülmüş.
Bu arada çok dikkat çekici bir durumu farkettim.
Dernek ödül alanları aslında ağustos ayında ilan etmiş. Ama o listede olan isimler arasında “tam deşifre olan” bu iki kişi ödül listesinden çıkarılmış.
Biri Habertürk’ten Veyis Ateş, diğeri de İnternethaber’in sahibi Hadi Özışık.
Peker’in ifşa ettiği iki saray adamıydı bunlar.
Fakat helal olsun saray medyası, deşifre olanlarını nasıl da anında satıveriyor değil mi?