Türkiye, 2023 Haziran’ında yapılması öngörülen seçimlere kilitlenmiş durumda. Muhalefet yaptığı toplantılarla hazırlıklarını tamamlamaya çalışırken, oy kaybı yaşayan ve seçimleri “yol ayrımı” olarak değerlendiren AKP de boş durmuyor.
Hükümete yakın Türkiye gazetesinden Yücel Kayaoğlu’nun haberine göre; AKP yaptığı çalışmaların ardından, vatandaşın sorunlu gördüğü alanlarda bütün imkanları zorlama kararı aldı.
AKP, 2023 seçimleri için izlenecek strateji ve bu kampanyayı yürütecek profesyonel ekibin belirlenmesi için düğmeye bastı. 2018 seçimlerinden itibaren seçim stratejileri, kampanyalar ve kamuoyu yoklamaları konusunda kurumsal olarak herhangi bir şirketle çalışmayan AKP’nin, önümüzdeki seçimler için iki yeni şirketle görüşmeler yürüttüğü belirtildi.
Seçim hazırlıkları konusunda şirket yöneticilerinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a da bir sunum yaptıkları, sunumlarda seçim sürecinin nasıl yürütüleceği, hangi başlıkların ön plana çıkarılacağı ve özellikle ekonomi konusunda toplumdaki algının nasıl yönetileceği konusunda fikirler gündeme geldi.
Erdoğan’ın yapılan sunumları beğendiği ve yakın zamanda bu iki şirketle anlaşma yapılacağı belirtiliyor. AKP’nin seçim strateji ekibi de yeni politikalar geliştirilmesi ve izlenecek strateji konusundaki toplantılarını da sıklaştırmaya başladı. AKP Genel Başkan Vekili Numan Kurtulmuş başkanlığındaki ekipte Genel Başkan Yardımcıları Efkan Âlâ, Hamza Dağ ve Mustafa Şen’in yanı sıra Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Grup Başkan Vekili Mahir Ünal ve Genel Başkan Danışmanı Naci Bostancı yer alıyor.
AKP yönetimi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2023 seçimlerini ‘bir yol ayrımı ve kırılma noktası’ olarak görüyor, bu sebeple de seçime gidecek süreçte geniş toplum kesimlerinin taleplerini karşılama noktasında önemli adımlar atmayı planlıyor.
Sahadan gelen raporlarda da hayat pahalılığı konusunda atılacak adımların AKP’nin seçim kazanmasında büyük rol oynayacağı tespiti yer alıyor. AKP kurmayları, kendilerine oy verenlerin yüzde 70’ten fazlasının dar gelirliler olduğuna dikkat çekerek 2022 yılı sonundan itibaren asgari ücret, EYT, 3600 ek gösterge, sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesi, emekli maaşları gibi sıkıntılı alanlar konusunda bütün imkânların zorlanacağını dile getiriyor.