Auto-Created-3
04 Eylül 2019 ( 17800 izlenme )
Reklamlar

AKP'nin Ankara Ve İstanbul Planı Belli Oldu!

Uzun yıllar sonra İstanbul ve Ankara gibi Türkiye'nin iki büyük kentinin yönetimini kaybeden AKP iktidarı, şimdi de yerel yönetimlerde önemli bir değişiklik yapmaya hazırlanıyor. 

İstanbul, Ankara gibi büyükşehirlerde ilçe belediyelerinin yetkisinin arttırılması planlanıyor. Merkezin görev alanında olan bazı işlerin yerel yönetime geçeceği belirtiliyor. Gizem Karakış'ın haberine göre AKP kurmayları geçen hafta belediye başkanları ile AKP Genel Merkezi’nde yaptığı toplantıda yeni dönemde yerel yönetimlerin daha verimli çalışması için yapılması gerekenleri değerlendirdi. Toplantıda ilçe belediyelerinin daha verimli çalışabilmesi için büyükşehirlerdeki bazı yetkilerin ilçelere devredilmesi yönündeki görüşler dile getirildi. 

Parti yönetiminde de bu konuda çalışma yapıldı. Belli bir aşamaya gelen çalışmayla ilgili ilerleyen günlerde sivil toplum örgütleri ve yerel yönetim uzmanlarının da görüşleri alınacak. Çalışmanın son hali Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın onayından geçtikten sonra yapılması düşünülen değişiklikler Meclis gündemine taşınacak. 

MUHALEFET NE YAPABİLİR?  

Öte yandan bir süre önce süreci öngören Gazeteci Bahadır Özgür, muhalefete seslenmiş ve bu tür taktiklere karşı hazırlıklı olunması gerektiğinin altını çizmişti. Özgür yazısında şu uyarıları yapmıştı: Erdoğan taktik değiştirirken muhalefetin de taktik değiştirmesi lazım. Geleneksel ‘şeffaf belediyecilik’ açıklamaları veya ‘yeni bir sayfa açıyoruz’ trükleri işe yarayacak gibi durmuyor. 

Erdoğan bir kuşatmaya hazırlanıyor çünkü. İki dev kentin erzağını kısmak, yardım yollarını kesmek için var gücüyle çalışacağı şüphesiz. Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş elbette tecrübeli siyasetçiler. Ne var ki, AKP’nin en büyük korkusunun ‘hizmet rekabeti’ olmadığı da malum. Seçim öncesi bu denli hiddetin nedeni rant kaynaklarını kaybetmemekse, seçim sonrası gelebilecek hiddetin sebebi de çıkar ağının deşifre olma ihtimalidir. AKP’nin yumuşak karnı da budur. Mazbatalar alınır alınmaz belediye binasına girecek bağımsız denetmenlerin kime ne kadar para aktarıldığını, kimin akrabasının, kardeşinin, amcasının hangi ihaleyi aldığını isim isim ortaya çıkarması; Sayıştay raporlarının ucundan gösterdiği soygunu kalem kalem teşhir etmesi AKP belediyeciliğinden kopuşun da miladı olacaktır. Bu bilgilerin muhalif basına sızdırma yönteminden ziyade, herkesin anlayacağı tarzda, herkesin ulaşacağı yolla ilan edilmesi ise şeffaf belediyeciliğin ete kemiğe bürünmesi anlamına gelecektir. 

Belediye panoları bir kez olsun yandaşa para aktarmak yerine dürüstlüğün yüzü olabilir. Bir kez olsun nasıl ve kim tarafından soyulduğunu binbir zahmete girmeden öğrenmek Ankara ve İstanbulluların hakkıdır. Enkazın müsebbipleri açık ve net olarak gösterilemezse eğer, Erdoğan’ın o yıkıntıdan yeni bir iktidar devşirmesi hiç de zor olmayacaktır… 
Hürriyet

Önerilen Videolar

Reklamlar

Bunlar da İlginizi Çekebilir

Canlı yayında açıkladı: Erdoğan'ın yazlık sarayını bakın kim koruyor İmamoğlu: Her gün bir bakan ‘kanal uzmanı’ oluyor Ali Erbaş'tan Ahmet Hakan'a 'Atatürk'e lanet' açıklaması: Ben görevimi yapıyorum “13-16 yaş çocuk doğurmak için ideal” diyen akademisyenin üniversite ile ilişiği kesildi