Korkusuz gazetesi yazarı Can Ataklı, Sezgin Baran Korkmaz ile ilgili kaleme aldığı yazısında "En iyi teşhisi Sedat Peker koydu" değerlendirmesini yaptı.
Ataklı'nın bugünkü yazısından ilgili bölüm şöyle oldu:
Gazetelerin çoğunda dün Avusturya’dan Sezgin Baran Korkmaz’ın iadesinin istendiği haberi vardı.
Ayrıca Sezgin Baran Korkmaz da “Beni Türkiye’ye iade edin” demiş.
İkisi de doğru değil, ikisi de şov amaçlı.
Kısaca SBK olarak anılan bu kişi günlerdir gündemin bir numaralı maddesi olurken, kimsenin aklına “iade isteyelim” demek gelmiyordu.
Ne zaman Amerika, Avusturya’dan bu kişinin yakalanmasını ve iade edilmesini talep etti, bir de baktık ki Viyana Büyükelçisi, “İade işlemlerini başlattık” açıklaması yapmış.
Kimi kandırıyorlar?
İkincisi de zaten büyük olasılıkla Amerika’ya “teslim olma” talebi ileten SBK’nın, Türkiye’ye iadesini istemesinin ne kadar absürt olduğu ortada.
Bu konuda bana göre en iyi teşhisi yine Sedat Peker koydu.
Peker, önceki akşam Uğur Dündar’a hitaben attığı tweette şunları belirtti;
1 Uğur Ağabey yanlış anlamazsanız en önemli bölümü kaçırıyorsunuz. (anlattıklarınızın hepsi çok değerli ama). Sezgin Baran Korkmaz’a suç örgütü liderliğinden ve de kara paradan suçlama yapılıyor.
2 Suç örgütü suçlaması yapılabilmesi için polisin en az 6 aylık ön çalışma yapması gerekir. Ayın 4’ünde saat on buçukta İçişleri Bakanı bu şahısla nasıl görüşür? (hem de bakanlık makamında) Bu görüşmenin ertesi günü bu şahıs yurt dışına nasıl kaçar?
3 Bakanlığın kamera kayıtlarını ve HTS kayıtlarını şu ana kadar neden yayınlamadılar? Bence en önemli konu bu. Bu konu sanki unutturulmaya çalışılıyor. Başarılar dilerim.