Y.Çağ Yazarı Yavuz Selim Demirağ, AKP iktidarının yerli ve milli propagandasının altından BMC ve Ethem Sancak'ın çıktığını belirterek, savunma sanayi ile ilgili önemli bilgiler paylaştı. İşte o satırlar!
"Yerli uçak havada, yerli otomobil geldi..." haberleri seçim öncesi "petrol bulundu"yu hatırlatıyor. Yılların "Türk malı" kaşesinin yerini "Yerli üretim" lakırtısı aldı. Ethem Sancak canım memleketimiz için kelimenin tam anlamı ile "vaka" haline geldi. Nereyi eşelersek altından Sancak BMC çıkıyor.
Türk milletinin bağışları ile kurulan Arifiye Tank Palet Fabrikası elemle galemle satıldı. Dilerseniz olayı baştan alalım. "Yerli Tank Projesi" için üç yıldan fazla çalışan Koç Grubu, 1.5 milyar dolarlık yatırım ile prototipi gerçekleştirmişti. Seri üretim için hazırlıklar tamamdı. AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Koç Grubunun Yönetim Kurulu Başkanı merhum Mustafa Koç'u saraya çağırıp, "Altay'ı BMC yapacak" emrini tebliğ etti. Bu olaydan 1015 gün sonra Koç ani kalp krizi ile vefat etti.
Arifiye fabrikası neden verildi onu sizlere açıklayayım. Eğer ihaleyi Otokar kazansaydı Arifiye Askeri Fabrikası Otokara verilmeyecekti. Otokar oradan alt sistem satın alacaktı. Yani palet ve bazı parçaları oradan satın alacak ama ana üretimi yatırımını yaptığı kendi fabrikasında yapacaktı. Zira prototip üretimi yaparken bu yatırım yapıldı ve Otokar hemen üretim yapabilecek teknik alt yapıya sahipti. Ancak BMC sadece bir tekerlekli araç üreticisi. Fabrikalarında otobüs ve tekerlekli zırhlı araç üretim kabiliyeti var.
Tank gibi paletli araç üretim kabiliyeti yok. "RESMEN PEŞKEŞ ÇEKİLDİ" Bu nedenle en az 500600 milyon dolar yatırım yapması ve yeni bir fabrika kurması gerekiyordu. O zamanda kar marjı çok düşecekti. Bunun için de Sakarya Karasu da devlet teşvikli bir proje başlattılar. Müthiş arazi tahsis edildi ve bir sürü teşvikler verildi. Ancak fabrika inşaat süresi ve maliyetlerin artması üzerine akıllara bir anda Arifiye Tank Palet Fabrikasını getirdi.
Önce ihale yoluyla halledilecekti ama yasal bir takım engellerden direk ASFAT'a devredip onun üzerinden BMC'ye devir yoluna gittiler. Millete de en az 50 milyon dolarlık yatırım yapma şartı var dediler. Eğer burayı almasaydı belki 500600 milyon dolar harcaması gerekiyordu. Hem de harcasa bile o takvime yetiştirmesi zaten mümkün değildi.
Sonuçta kazanan gene BMC oldu yani resmen peşkeş çekildi. Ayrıca öyle konuşulduğu gibi Ethem Sancak'ın söylediği gibi diğer firmalar 7 milyar verdi biz 4 milyara aldık sözleri de yalan. 3 firma içinde en düşük bunlar ama arada sadece 200300 milyon fark var. Bu paraya yatırım maliyetini koyarsan aslında diğer şirketten 200300 milyon daha fazlasına geliyor. Yatırımı yapmayarak bu maliyeti devlete yükleyerek düşük fiyat vererek almasının farkını kapattırdılar. Olan burada devletin milletin parasına oldu ve kritik askeri fabrika işletmesinde yabancı ülke gücü de oldu.
"TANK VAR MOTOR YOK"
Dönelim Savunma Sanayi Müsteşarı Prof. Dr. İsmail Demir'in 9 Kasım 2018 tarihli resmi açıklamasına ki bu halen twitır adresinde duruyor. "SSB ile BMC arasında ALTAY seri üretim projesi sözleşmesi imzalandı. Projeye 250 adet ALTAY ana muhabere tankının seri üretimi ile birlikte ömür devri lojistik desteği ile TSTM kurulumu ve işletmesini kapsıyor. İlk ALTAY tankı 18 ay sonra KKK'ya teslim edilecek. Hayırlı olsun..." Savunma Sanayi Başkanlığı ile BMC arasındaki bu anlaşmaya rağmen tankların teslim edilmesinin mümkün olmadığını, zira ortada motor ve güç ekipmanının bulunmadığını yazarak "BMC'yi kim koruyor?" sorusunu gündeme getirmiştim.
Jet hızı ile yazıma "erişim yasağı" getirildi. Yapılan açıklamada, sürecin devam ettiği ve teslimatın gerçekleşeceğine dair yuvarlak laflar edildi. Sonra ne mi oldu? Türk Savunma Sanayi sitesinde: Savunma Sanayi Başkanı Prof.Dr. İsmail Demir, "Altay tankı için verilen 18 aylık teslimat süresine ilişkin: "Elimizde motor olmadığı için Altay TO başlatılamıyor. Motor için alternatif aramalar sürüyor" dedi haberi de duruyor. 9 Kasım 2018'de 18 ay sonra ilk tankı vereceğiz diyenlere ne oldu da şimdi "motor yok" diyor. Ve sözleşme halen devam ediyor. Bu durumda sözleşmenin iptal edilmesi gerekmiyor muydu?
"YÜRÜ YA KULUM ETHEM..."
Gelelim ünlü (!) Ethem Sancak'ın açıklamasına... Allah'ın "yürü ya kulum Ethem" dediği Sancak: "Tank fabrikasını devralmadık, kiraladık" derken şunun altını çiziyordu. "Arifiye'yi TSK acil tank istediği için aldık" diyordu. Ortada motor yok, güç paketi yok ama "acil tank ihtiyacı var" diye devletin fabrikası veriliyor Ethem Bey, lütfedip fabrikayı almış. Çünkü "acil tank ihtiyacı" varmış...
Peki ya tanklara ne olmuş? "Motor yokmuş..." Ünlü tekerlemede "yandı bitti kül oldu" var ya işte ondan... Bu BMC öyle imtiyazlı ki... Daha çok para kazanıp piyasanın tekelini ele geçirmesi için olağanüstü tezgahlar dönüyor. Adana'da yüzde yüz yerli firma TEMSA yılda 12 bin otobüs yapıp hem içeri hem dışarı satıyordu. Bankalar vadesi gelmeyen kredileri isteyip TEMSA'yı batırmaya çalışıyor. Sebep yine BMC'nin önünü açmak mı?