“Demirtaş 34 yıldır tutuklu. Tutukluluk cezaya dönüşmemeli. Demirtaş ile bizim 12 görüşmemiz oldu. Cezaevlerinde isyanlar, açlık grevleri olmuştu. Selahattin Demirtaş’ı tanımak veya onu yargılamak için onun yazdığı ‘Devran’ isminde kitap var. Ne olur onu alıp okuyun. Ben korona süreci içinde bunu okudum. Belki Selahattin Demirtaş hakkındaki kanaatinizi belki değiştirmeyeceksiniz ama ve Kürtler ve Kürtlerin yaşadığı travmalar üzerinde kafanızda çok şeyler değişecek. Ben Başbakan Yardımcısı iken çözüm sürecinde bazılarının tahliyesi sağlanmıştı, yani bunun da tahliyesi olabilir. Yargıçlar, mahkemeler, savcılar özgürlükçü düşünsünler.”

….

“Osman Kavala 2017’den beri 3 buçuk yıldır tutuklu. Ben iddianameyi okudum. Hâlâ tutuklu kalmasına hayret ediyorum. Tahliye edilmesi lazım. Bu iddianameleri okuduğumda çocuk bile yazmaz bunu dedim, cübbeyi bile giyesim gelmişti. Çıkması lazım. Ey hakim ve savcılar; Osman Kavala’nın hâlâ tutuklu kalmasına hayret ediyorum, tahliye edilmesi lazım.”

“Bülent abi” nin bu açıklamaları kamuoyunda “Pek yakında Selahattin Demirtaş ile Osman Kavala serbest bırakılacak” algısının pekişmesine yetti de arttı. Peki durum gerçekten öyle mi?.. Saray kaynaklarıma sormak ve sizleri aydınlatabilmek için  perde arkasını kurcalamaktan başka çarem yoktu. Yine öyle yaptım. Yazılmak kaydıyla ulaştığım bilgileri şöyle sıralayım;

Bülent Arınç, son günlerdeki çıkışlarının hepsini Tayyip Erdoğan’ın bilgisi ve onayıyla yapıyor.

– O bombaları, “Bülent Arınç yine vitesten atmış” diye yorumlamayın. Yanılırsınız.

 Sadece Osman Kavala ve Selahattin Demirtaş’ın salıverilmesi değil söz konusu olan. Yakın zamanda hem de Anayasa Mahkemesi üzerinden daha geniş bir af kararı duyarsanız da şaşırmayın.,

★★★

İktidarın küçük ortağı MHP koridorlarında bugünlerde aşırı bir tedirginlik ve telaş hakim. Her odada “ acaba ne oluyor” sorusuna yanıt aranıyor. “Tayyip Erdoğan vaz geçer”, “vaz geçmez” diye papatya falına bakılıyor. “Vazgeçecek olsa Devlet Bahçeli ile pikniğe mi gidilirdi?”.. O kadarını bilemem ama değerli okurların elinde bir parametre olsun diye ifade edeyim;

Yakın bir zaman içinde herhangi bir sosyal medya hesabı üzerinden İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun da istifa haberini alırsam ben şaşırmam. Siz de şaşırmayın!..

Ha o zaman, “Bu iş  herhalde oluyor” diyecek kıvama geliriz. Ufukta görünen güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçiş için biraz daha fazla umutlanabiliriz.