CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, iktidarın, olumsuz gelişmeler yaşanmadan Meclis araştırma komisyonu kurulmasına veya yasal düzenleme yapılmasına izin vermediğini savundu.
Genel Kurul'un dünkü birleşiminde bütün parti gruplarınca kurulması kabul edilen "depreme karşı alınabilecek tedbirlere ilişkin araştırma komisyonu" için CHP'nin 5 milletvekili görevlendireceğini belirten Özel, bu komisyonun raporunun, gereği yapılmayan diğer komisyon raporları gibi raflarda beklememesini istediklerini vurguladı.
Özgür Özel, enkaz altında kalanlar çıkarılmadan veya hayatını kaybetmiş vatandaşlar toprağa verilmeden eğlenilmeyeceğini ve münakaşaya girilmeyeceğini ifade ederek, "İşine geldiğinde '83 milyonu temsil ediyorum.' diyen, makam icabı herkesi kucaklaması gereken, o yüzden de bir parti üyeliği ve hele hele bir parti genel başkanlığı olmaması gereken, bütün devleti temsil etmesi gereken Recep Tayyip Erdoğan'ın gündeminde Kemal Kılıçdaroğlu dışında bir şey yok." diye konuştu.
Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eleştirdiği CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun sözlerinin çarpıtıldığını savunarak, Kılıçdaroğlu'nun dünkü CHP TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, depremin 5. gününde olunmasına rağmen enkaz altından canlı insanların çıkarılabileceğine ilişkin ümidini dile getirdiğini ve Kızılay'a teşekkür ettiğini anlattı.
CHP Sözcüsü Fait Öztrak'ın "Orada enkaz varken müzik çalmak da nedir?" sözlerini, AK Parti'nin Van ve Samsun'daki kongreleri için sarf ettiğini aktaran Özel, "İki kongre arası taziye yapıyorsunuz. O iki kongreyi iptal etmeyi, 15 gün sonraya almayı akıl edemeyecek kadar savrulmuş bir iktidar partisi. Aslında sizden kurtulmak isteyenlerin bunlara susması lazım. Bize düşen susup seyretmek. Tüketin kendinizi." diye konuştu.
CHP Grup Başkanvekili Özel, Ersin Arıoğlu ile arkadaşlarının hazırladığı depreme ilişkin raporu 2005'te Cumhurbaşkanı Erdoğan'a sunduklarını belirterek, "Ana muhalefet partisine daha ne düşsün? 800 sayfa çalışmış, 65 sayfa özetini size sunmuşlar. O gün Ersin Arıoğlu'nun dediğini yapsanız, bugün bu acıların hiçbiri yaşanmaz." dedi.
İzmir'deki depremin ardından hükümetin gerçekleştirdiği koordinasyon toplantısına İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal'ı davet etmediğini söyleyen Özel, "'Bize ne düşer?' diye sormanız için sizin bizi önce kriz masasına davet etmeniz lazım. Tunç Bey, neredeyse depremden 36 saat sonra koordinasyon, kriz masasına ancak oturabilmiştir. Çağıracaksınız, söyleyeceksiniz, belediyeye talimat vereceksiniz." sözlerini sarf etti.
Özel, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, partisinin grup toplantısında depremde yıkılan binalarda oturan vatandaşlara yönelik sözlerini eleştirerek, "Sayın Bahçeli'nin prompterinin kablosu saraydan geliyor. AK Parti hangi iklimdeyse, aynı iklimi ve söylemi tercih eden bir makbul muhalefet partisi." diye konuştu.
Özgür Özel, Türkiye'de 2002 yılından bu yana Özel İletişim Vergisi adı altında toplanan tutarın 35 milyar dolar olduğunu belirterek, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Bu tür şeylerin hesabını vermeye zamanımız yok." dediğini söyledi.
Dünyada bu yıl şiddeti 6,5 üzerindeki depremlerde 168 kişinin öldüğünü, bunların 155'inin Türkiye'de olduğunu dile getirerek, "Deprem bir tek Türkiye'de olmadı. Bu kadar depremin içinde ölümlerin yüzde 92'si Türkiye'de. 18 yıldır ülkeyi yönetenler deprem sonrası muhalefete hakaret ediyorlar. Bir karne, rakam, karşılaştırma varsa bu şekilde yapılacak." dedi.
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, iktidarın deprem sonrası dün Genel Kurulda, işçinin kıdem tazminatına el atmaya yönelik bir düzenlemenin görüşülmesini sağladığını ifade etti.
İstihdam teşvikine ilişkin kanun teklifinini hayata geçmesi halinde, gelecekte pirim gün sayısını dolduramayan milyonlarca vatandaşın emekli olamayacağını ve mağdur edileceğini savunan Özel, "Emeklilikte yaşa takılanların çaresizliğini istismar ediyor. Bütün herkes düşünüldüğünde, gelecekte emeklilikte pirimini dolduramayanlar, EYT gibi EPT platformu çıkacak. Kıdem tazminatı elden gidiyor, çalışma, iş güvencesi ortadan kalkıyor, 30 gün çalışıp 5-7 gün prim yatırmanın önü açılıyor." sözlerini sarf etti.
Özel, emekçilerin, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın söz konusu kanun teklifi maddesini veto etmesini beklediğini aktararak, "Recep Tayyip Erdoğan; bir yanda sermaye, bir yanda halkın var. Devrimci İşçi Sendikaları, TÜRK-İŞ, HAK-İŞ, senin en makbul gördüğün sendika da dün imza attı. Şu anda Türkiye'de işçilerin örgütlü olduğu 3 büyük konfederasyonun tamamı 'kıdem tazminatıma dokunma, esnek çalışma diye bir şey getirme.' diyor." ifadelerini kullandı.
TBMM Dikmen Kapısı'nda basın açıklaması yapmak isteyen 3 sendika temsilcisine sert şekilde müdahale edildiğini anlatan Özel, "Bu kanunun altına imza atan milletvekilleri, kim sizden bunu istedi? Yok. Saray aklı inanmış, bakanlık dikte etmiş, beyefendiler imza atmış." şeklinde konuştu.
Kanun teklifinde yer alan borçların yapılandırılması ve süre uzatımlarına yönelik maddeleri "şeker", vatandaşın haklarını gasp etmeye yönelik maddeleri ise "zehir" olarak nitelendiren Özel, partisinin, Genel Kurulda görüşmeleri bugün de sürecek kanun teklifinin kabul edilmemesi için direneceğini bildirdi.
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Özel, AK Parti'nin istihdam teşvikine ilişkin kanun teklifiyle ilgili muhalefet partileriyle bir araya gelineceği şeklindeki açıklaması anımsatılarak, görüşme olup olmadığının sorulması üzerine, bugün öğlen bir araya gelerek kıdem tazminatı ve kaçak baz istasyonlarına ilişkin düzenlemelerin de aralarında yer aldığı 5 maddenin tekliften çıkarılmasını talep ettiklerini, bu durumda teklifi bugün kabul edeceklerini ilettiklerini aktardı.
İmar aflarının vatandaşa deprem konusunda bir çözüm getirmediğini belirten Özel, "Vatandaşı gecekonduya mahkum ediyorsun, sonra 'Ölürsen suç sende.' diyorsun." diye konuştu.
Özel, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum'un "Sorunlu binada oturmamaya davet ediyorum." dediğini hatırlatarak, iktidarın, gelecekte göçük altında kalacak vatandaşları şimdiden suçlu ilan ettiğini öne sürdü.